Hiç bir hadisi şerif Kuran ile çelişmez o ancak çelişkiyi ortaya atanların kendi vesvese evham ve bilgisizliğindendir | Kur’an-dan kanıtları ile iman ile ilgili Hadisi şerifler ve açıklamaları.
1) İman 2 parçadır yarısı sabırdır yarısı şükürdür
İmanlı Mü’min bir kişinin hayatta yaşadığı olaylara tezahürü toplamda 2 şekilde olur; ilki günah yapmamak için sabreder, farz ve vacip olan ibadetlerini yapmak içinde sabreder veya başına herhangi bir musibet geldiğinde de sabreder sonuçta bunların tamamı onun için hayır olur. İkincisi sünneti seniyye den olan ibadetlerini yaparak Rabbine şükür eder, ve mutlu edici, hoşuna giden, güzel haberler aldığında da şükür eder buda onun için yine hayır olur. Yani Müslüman’ın her işi hayırdır sıkıntısıda sevincide onun için hayır olur. Kur’an- Kerim de bir çok örnek ile bu konuya kanıt getirebilirim fakat 1 örnek ile açıklamak isterim: Herkesin bildiği Asr suresi 3. Ayette “İnnellezine amenü ve amilüssalihati vetava savbil haggı vetava savbis Sabr” Buyrulur anlamı: “İman eden, iyilik ve ibadet yapan; birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler kurtuluştadır.” Buyrulur. İman ve sabır aynı cümlede anılmıştır ve iman edenin amel (iyilik ve ibadet yapmak) edeceği birbirlerine hakkı tavsiye edeceği ve iman edenlerin birbirlerine sabrı tavsiye ettiği anlaşılır. İman ve şükür hakkında çok Ayeti kerime vardır ki bunları şimdi burada saymaya gücüm yetmez ancak biri üzerinden örnek vereyim, Bakara suresi 172. Ayette “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz ve helâl olanlarından yiyin! Eğer yalnız Allah’a kulluk ediyorsanız O’na şükredin!“
2) Sinirlenmek İmanı Bozar
Burada “Bozar” kelimesi mecaz olarak kullanılmıştır. İmanın nurunu azaltacağı anlamını vermek doğru olur. Eğer “Orucu bozar” cümlesinde olduğu gibi gerçek anlamlı olsaydı imanı gider yani kafir olur anlamına gelirdi. Ancak şunu hatırlatalımki bir kişi kafir diye asla Müslüman olamaz denemez sadece ayette Firavn veya Ebu Leheb gibi cehennemlik olduğu kesin bildirilenler cehennemliktir, Ayeti kerimelerde cehennemlik olduğu bildirilmeyenler hakkında eğer henüz ölmemiş ise ileride Müslüman olma ihtimali olduğundan dikkatli konuşmak gerekir ölmüş olsa bile kesin kafir olarak öldüğünü bilemeyeceğimizden rastgele atıp tutmamak gerekir zira her sözden sorguya çekileceğiz ve bir söz insanı kafir edebilir. Hadisi şeriftir: “Mü’min bir kişiye kafir diyen kafir olur, kafir bir kişiye Mü’min diyen kafir olur.” Toparlayacak olursak düşündüğümüz şeylerden mesul değiliz Rabbimiz o kadar acıyor ki bize eğer sevap yapmayı düşünüpde yapamazsak bile sevap yazıyor ve günah işlemeyi düşünüp yapmazsak günah yazmıyor. İşte Rabbimizin Rahmeti sonsuzdur.
Kanıtını ele alalım Ali İmran suresi 134. Ayeti kerimede “O iman edenler bolluktada darlıktada Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler, Allah işini güzel yapanları sever.” Siniri yenmek için neler yapılmalı birazda bu husus hakkında bahsedelim. Peygamberimiz Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hadisi şeriflerinde yani ağızların çıkan mübarek sözlerinde buyururki: “Sinirlenince abdest alın, geçmezse uzanın, yine geçmezse oturun, yine geçmezse ayağa kalkın.”
3) Temizlik İmanın Yarısıdır
Tevbe suresi 108. Ayette: “O mescidi dırar da (Münafıkların mescidinde) asla namaza durma! Daha ilk günden takva temelleri üzere yapılan mescit, senin namaz kılmana daha uygundur. Orada her türlü günah ve kötülüklerden temizlenmek isteyen kimseler vardır. Allah da zaten bu ölçüde temizlenme gayretinde olanları sever.” Vakıa suresi 79. Ayette: “Tertemiz olanlardan başkası Kur’an-ı Kerim-e dokunamaz.” Müddessir suresi 4. Ayette: “Elbiseni tertemiz tut.” Maide suresi 100. Ayette “Resulüm! Pis ve murdar olan şeylerin çokluğu seni hayrete sevk etse bile: “Pis ve murdar olanla temiz ve hoş olan asla bir değildir” de. Öyleyse ey selim akıl sahipleri, Allah’a karşı gelmekten sakının ki kurtuluşa eresiniz.” Enfal suresi 57. Ayette “Allah böylece murdar olanı temiz olandan ayırır, sonra murdar olanları birbiri üstüne yığıp, hepsini bir balya hâline getirir ve ardından cehenneme doldurur. İşte onlar, en büyük zarara uğrayanların ta kendileridir.” Enfal suresi 11. Ayette “En kritik anda Allah, bütün endişelerinizi unutturacak bir emniyet sebebi olarak sizi hafif ve tatlı bir uykuya daldırıyordu. Sizi maddeten ve manen temizlenmek, şeytanın içinize attığı bütün kötü duyguları gidermek, kalplerinizi kuvvetlendirmek ve ayaklarınızın yere sağlam basmasını sağlamak için üzerinize gökten su indiriyordu.” Maide suresi 6. Ayette “Ey iman edenler! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve kollarınızı yıkayın, başınıza mesh edin ve topuklara kadar da ayaklarınızı yıkayın! Eğer cünüp iseniz güzelce yıkanıp temizlenin. Şayet hasta veya yolcu olursanız yahut biriniz tuvaletten gelirse ya da eşlerinizle cinsî münasebette bulunur da, abdest veya gusül almanız gereken böyle durumlarda su bulamazsanız, o zaman temiz toprağa ellerinizi sürüp onunla yüzlerinizi ve dirseklere kadar kollarınızı mesh edin. Bu tür emirlerle Allah size güçlük çıkarmak istemez; bilakis şükredesiniz diye sizi tertemiz kılmak ve size olan nimetini tamamlamak ister.”